Karaman Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Umut
AYDIN, 02.08.2024 tarih ve 32620 sayılı resmi gazete’de yayımlanan VERGİ
KANUNLARI İLE BAZI KANUNLARDA VE 375 SAYILI KANUN
HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR
KANUN’ un 11.maddesinde düzenlenen Fiş, fatura vs. düzenlemeyenler ve
almayanlara uygulanacak özel usulsüzlük cezaları ve 13.maddesine eklenen
vergi mükelleflerinin mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin tahsilatlarda
başkalarının adı ve/veya hesabı kullanılarak yapılan banka, finans kurumları, ptt
ve kredi kartı ödemelerinde uygulanacak özel usulsüzlük cezaları hakkında
açıklama yaptı.
Umut AYDIN: Vergi mükellefinin müşterisine fiş, fatura vs.
düzenlememe ve müşterinin fiş, fatura almaması durumunda uygulanacak
cezalar:
Vergi mükellefi müşterisine fiş, fatura vs. düzenlememesi
durumunda;
1.tespitte 10.000.-TL
2.tespitte 20.000.-TL
3.tespitte 30.000.-TL
4.tespitte 40.000.-TL
5.tespitte 50.000.-TL
6.ve sonraki her tespitte 100.000.-TL ceza ödeyecek.
Fiş, Fatura vs. almadığı tespit edilen müşteriler 5.000.-TL ceza
ödeyecek.
Umut AYDIN: 02.08.2024 tarih ve 32620 sayılı resmi gazete’de
yayımlanan VERGİ KANUNLARI İLE BAZI KANUNLARDA VE 375
SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA DAİR KANUN’ un 13.maddesine aşağıdaki fıkra eklenerek
Vergi Mükelleflerinin mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin tahsilatlarda
başkalarının adı ve/veya hesabı kullanılarak yapılan banka, finans kurumları, ptt
ve kredi kartı ödemelerinde uygulanacak özel usulsüzlük cezaları belirtilmiştir.
VERGİ KANUNLARI İLE BAZI KANUNLARDA VE 375 SAYILI
KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
DAİR KANUN
MADDE:13
c) Dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
“Mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin tahsilatların, banka ve benzeri
finans kurumları, ödeme kuruluşları veya Posta ve Telgraf Teşkilatı AnonimŞirketi aracılığıyla başkalarının adı ve/veya hesabı kullanılarak yapılması
durumunda, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az
olmamak üzere işleme konu tutarın % 10’u nispetinde, mal teslimi veya hizmet
ifasını yapanlar ile adına ve/veya hesabına ödeme yapılanlara ayrı ayrı özel
usulsüzlük cezası kesilir. Bu şekilde ceza kesilen mükellefler hakkında üçüncü
fıkra hükmü uygulanmaz. Ancak, bu fıkra uyarınca bir takvim yılı içinde
kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı 20 milyon Türk lirasını geçemez.
23/2/2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu
uyarınca izin verilen durumlar hariç olmak üzere kredi kartı, banka kartı, ön
ödemeli kart, karekod, elektronik cüzdan ve benzeri ödeme araçları kullanılmak
suretiyle gerçekleştirilen tahsilatların, kendi mükellefiyeti adına kayıtlı olmayan
ödeme sistemleri veya cihazları aracılığıyla yapılması durumunda, tahsilatı
yapan mükelleflere ve kendi adına kayıtlı olan bu sistemleri veya cihazları
kullandıranlara ayrı ayrı her bir işlem için bu maddeye göre tatbik olunan özel
usulsüzlük cezasının üç katı uygulanır. Şu kadar ki, bu fıkra uyarınca bir takvim
yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı 20 milyon Türk lirasını
geçemez.
Yukarıda belirtilen maddeler uyarınca:
1- Havale veya kredi kartı sahibi ile fatura aynı kişi ya da kurumlara
düzenlenecektir.
2- Mal alımlarında veya ödemelerinde başkasına ait kart veya hesabın
kullanımının önüne geçilmiştir.
3- Müşteri kartının borçlu firmaya ödeme olarak kullanılmasının önüne
geçilmiştir.
4- Aksi durumda ödeme tutarlarının %10’u nispetinde her iki tarafa
20.000.-TL’den az olmamak üzere her tespitte ayrı ceza
uygulanacaktır.
Bu hususlarda vergi mükellefleri ve müşterilerinin cezai işlemlere maruz
kalmamaları için gerekli özeni göstermelerini temenni ederiz.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI’NIN 06.08.2024 TARİHLİ KREDİ
KARTI ve BANKA KARTI İLE YAPILAN ÖDEMELERE İLİŞKİN
AÇIKLAMASI
7524 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 213
sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesine eklenen altıncı
fıkrada, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca
izin verilen durumlar hariç, mükelleflerin mal satışı veya hizmet ifası için
yaptıkları tahsilatları, kendi mükellefiyeti adına kayıtlı olmayan ödeme
sistemleri veya cihazları (POS ve benzeri cihazlar) aracılığıyla yapmalarıdurumunda, tahsilatı yapan mükelleflere ve cihazları kullandıranlara ayrı
ayrı her bir işlem için 3 kat özel usulsüzlük cezası kesilmesi ve bir takvim
yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının 20 milyon Türk lirasını
geçemeyeceği hükme bağlanmıştır.
Söz konusu fıkranın uygulanmasına yönelik kamuoyuna yansıyan
tereddütlerin giderilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamaların yapılması
gerekli görülmüştür.
Yapılan düzenlemeyle, mal teslimi veya hizmet ifaları için kredi kartı,
banka kartı gibi ödeme aracı olarak kullanılan kartlar aracılığıyla yapılan
tahsilatları, başka mükelleflerin veya mükellef olmayanların elektronik
cihazları/sistemleri (POS ve benzeri cihazlar) aracılığıyla yapanlara ve bu
elektronik cihazları/sistemleri kullandıranlara özel usulsüzlük cezası
kesilmek suretiyle bu husustaki kayıt dışı işlemlerin önlenmesi
amaçlanmaktadır.
Söz konusu düzenlemeyi müteakip, mükelleflerin bir banka tarafından
kendilerine tahsis edilen fiziki ya da sanal POS cihazını bayii, alt bayii ve
benzeri ilişki kapsamında aralarındaki sözleşmeye istinaden başka
işyerlerine kullandırmaları durumunda cezaya muhatap olup
olmayacakları hususunda tereddüte düştükleri anlaşılmaktadır.
Mükelleflerin bankacılık mevzuatı gereğince, bankalar tarafından
kendilerine tahsis edilen fiziki POS cihazını ve/veya sanal POS’u bayi-alt
bayi ilişkisi ve benzeri ilişki kapsamında aralarındaki sözleşmeye
istinaden alt işyerlerine söz konusu mevzuatta yer alan düzenlemelere
uygun olarak kullandırmaları söz konusu olabilmektedir.
Buna göre, bayi-alt bayi ilişkisi ve benzeri ilişki kapsamında gerek
kendisine tahsis edilen POS cihazını kullandıran gerekse bu cihazlar
vasıtasıyla teslim ettikleri mal ve hizmetlere ilişkin tahsilatlarını yapan
mükelleflerin, 213 sayılı Kanunda yer alan hükümler gereğince belge
düzenleme, hasılatları kaydetme ve diğer yükümlülüklerini tam ve
zamanında yerine getirmeleri şartıyla bahse konu mevzuatta öngörüldüğü
şekilde hareket edebilmeleri mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, 213 sayılı Kanunda yapılan bahse konu düzenlemeye
ilişkin olarak Bakanlığımız tarafından ticari hayattaki süreçlerin
aksamadan devam edebilmesi ve madde ile sağlanmak istenilen kayıt dışı
faaliyetlerin önüne geçilmesi amacına yönelik gerekli görülen idari
düzenlemelerin yapılabileceği tabiidir.Bir diğer tereddüde düşülen konu ise mal ve hizmet alımlarında müşteri
ile ödemeyi yapan kart sahibinin farklı kişi olması durumunda ceza kesilip
kesilmeyeceğine yöneliktir.
Mal teslimi veya hizmet ifası yapılan müşteri ile ödemeyi yapan kart
sahibinin farklı kişiler olması hususu düzenleme kapsamında cezaya tabi
fiiller arasında sayılmamaktadır. Bir başka anlatımla, madde
uygulamasında ödemeyi yapan kart sahibinin kim olduğunun bir önemi
bulunmamaktadır. Bu nedenle ödeme yaparken başkasının kredi kartını
kullanmaktan dolayı özel usulsüzlük cezası uygulanması gibi bir durum
söz konusu değildir.
AYDIN, 02.08.2024 tarih ve 32620 sayılı resmi gazete’de yayımlanan VERGİ
KANUNLARI İLE BAZI KANUNLARDA VE 375 SAYILI KANUN
HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR
KANUN’ un 11.maddesinde düzenlenen Fiş, fatura vs. düzenlemeyenler ve
almayanlara uygulanacak özel usulsüzlük cezaları ve 13.maddesine eklenen
vergi mükelleflerinin mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin tahsilatlarda
başkalarının adı ve/veya hesabı kullanılarak yapılan banka, finans kurumları, ptt
ve kredi kartı ödemelerinde uygulanacak özel usulsüzlük cezaları hakkında
açıklama yaptı.
Umut AYDIN: Vergi mükellefinin müşterisine fiş, fatura vs.
düzenlememe ve müşterinin fiş, fatura almaması durumunda uygulanacak
cezalar:
Vergi mükellefi müşterisine fiş, fatura vs. düzenlememesi
durumunda;
1.tespitte 10.000.-TL
2.tespitte 20.000.-TL
3.tespitte 30.000.-TL
4.tespitte 40.000.-TL
5.tespitte 50.000.-TL
6.ve sonraki her tespitte 100.000.-TL ceza ödeyecek.
Fiş, Fatura vs. almadığı tespit edilen müşteriler 5.000.-TL ceza
ödeyecek.
Umut AYDIN: 02.08.2024 tarih ve 32620 sayılı resmi gazete’de
yayımlanan VERGİ KANUNLARI İLE BAZI KANUNLARDA VE 375
SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK
YAPILMASINA DAİR KANUN’ un 13.maddesine aşağıdaki fıkra eklenerek
Vergi Mükelleflerinin mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin tahsilatlarda
başkalarının adı ve/veya hesabı kullanılarak yapılan banka, finans kurumları, ptt
ve kredi kartı ödemelerinde uygulanacak özel usulsüzlük cezaları belirtilmiştir.
VERGİ KANUNLARI İLE BAZI KANUNLARDA VE 375 SAYILI
KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA
DAİR KANUN
MADDE:13
c) Dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar
eklenmiştir.
“Mal teslimi veya hizmet ifalarına ilişkin tahsilatların, banka ve benzeri
finans kurumları, ödeme kuruluşları veya Posta ve Telgraf Teşkilatı AnonimŞirketi aracılığıyla başkalarının adı ve/veya hesabı kullanılarak yapılması
durumunda, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az
olmamak üzere işleme konu tutarın % 10’u nispetinde, mal teslimi veya hizmet
ifasını yapanlar ile adına ve/veya hesabına ödeme yapılanlara ayrı ayrı özel
usulsüzlük cezası kesilir. Bu şekilde ceza kesilen mükellefler hakkında üçüncü
fıkra hükmü uygulanmaz. Ancak, bu fıkra uyarınca bir takvim yılı içinde
kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı 20 milyon Türk lirasını geçemez.
23/2/2006 tarihli ve 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu
uyarınca izin verilen durumlar hariç olmak üzere kredi kartı, banka kartı, ön
ödemeli kart, karekod, elektronik cüzdan ve benzeri ödeme araçları kullanılmak
suretiyle gerçekleştirilen tahsilatların, kendi mükellefiyeti adına kayıtlı olmayan
ödeme sistemleri veya cihazları aracılığıyla yapılması durumunda, tahsilatı
yapan mükelleflere ve kendi adına kayıtlı olan bu sistemleri veya cihazları
kullandıranlara ayrı ayrı her bir işlem için bu maddeye göre tatbik olunan özel
usulsüzlük cezasının üç katı uygulanır. Şu kadar ki, bu fıkra uyarınca bir takvim
yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı 20 milyon Türk lirasını
geçemez.
Yukarıda belirtilen maddeler uyarınca:
1- Havale veya kredi kartı sahibi ile fatura aynı kişi ya da kurumlara
düzenlenecektir.
2- Mal alımlarında veya ödemelerinde başkasına ait kart veya hesabın
kullanımının önüne geçilmiştir.
3- Müşteri kartının borçlu firmaya ödeme olarak kullanılmasının önüne
geçilmiştir.
4- Aksi durumda ödeme tutarlarının %10’u nispetinde her iki tarafa
20.000.-TL’den az olmamak üzere her tespitte ayrı ceza
uygulanacaktır.
Bu hususlarda vergi mükellefleri ve müşterilerinin cezai işlemlere maruz
kalmamaları için gerekli özeni göstermelerini temenni ederiz.GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI’NIN 06.08.2024 TARİHLİ KREDİ
KARTI ve BANKA KARTI İLE YAPILAN ÖDEMELERE İLİŞKİN
AÇIKLAMASI
7524 sayılı Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 213
sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesine eklenen altıncı
fıkrada, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu uyarınca
izin verilen durumlar hariç, mükelleflerin mal satışı veya hizmet ifası için
yaptıkları tahsilatları, kendi mükellefiyeti adına kayıtlı olmayan ödeme
sistemleri veya cihazları (POS ve benzeri cihazlar) aracılığıyla yapmalarıdurumunda, tahsilatı yapan mükelleflere ve cihazları kullandıranlara ayrı
ayrı her bir işlem için 3 kat özel usulsüzlük cezası kesilmesi ve bir takvim
yılı içinde kesilecek özel usulsüzlük cezasının 20 milyon Türk lirasını
geçemeyeceği hükme bağlanmıştır.
Söz konusu fıkranın uygulanmasına yönelik kamuoyuna yansıyan
tereddütlerin giderilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamaların yapılması
gerekli görülmüştür.
Yapılan düzenlemeyle, mal teslimi veya hizmet ifaları için kredi kartı,
banka kartı gibi ödeme aracı olarak kullanılan kartlar aracılığıyla yapılan
tahsilatları, başka mükelleflerin veya mükellef olmayanların elektronik
cihazları/sistemleri (POS ve benzeri cihazlar) aracılığıyla yapanlara ve bu
elektronik cihazları/sistemleri kullandıranlara özel usulsüzlük cezası
kesilmek suretiyle bu husustaki kayıt dışı işlemlerin önlenmesi
amaçlanmaktadır.
Söz konusu düzenlemeyi müteakip, mükelleflerin bir banka tarafından
kendilerine tahsis edilen fiziki ya da sanal POS cihazını bayii, alt bayii ve
benzeri ilişki kapsamında aralarındaki sözleşmeye istinaden başka
işyerlerine kullandırmaları durumunda cezaya muhatap olup
olmayacakları hususunda tereddüte düştükleri anlaşılmaktadır.
Mükelleflerin bankacılık mevzuatı gereğince, bankalar tarafından
kendilerine tahsis edilen fiziki POS cihazını ve/veya sanal POS’u bayi-alt
bayi ilişkisi ve benzeri ilişki kapsamında aralarındaki sözleşmeye
istinaden alt işyerlerine söz konusu mevzuatta yer alan düzenlemelere
uygun olarak kullandırmaları söz konusu olabilmektedir.
Buna göre, bayi-alt bayi ilişkisi ve benzeri ilişki kapsamında gerek
kendisine tahsis edilen POS cihazını kullandıran gerekse bu cihazlar
vasıtasıyla teslim ettikleri mal ve hizmetlere ilişkin tahsilatlarını yapan
mükelleflerin, 213 sayılı Kanunda yer alan hükümler gereğince belge
düzenleme, hasılatları kaydetme ve diğer yükümlülüklerini tam ve
zamanında yerine getirmeleri şartıyla bahse konu mevzuatta öngörüldüğü
şekilde hareket edebilmeleri mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, 213 sayılı Kanunda yapılan bahse konu düzenlemeye
ilişkin olarak Bakanlığımız tarafından ticari hayattaki süreçlerin
aksamadan devam edebilmesi ve madde ile sağlanmak istenilen kayıt dışı
faaliyetlerin önüne geçilmesi amacına yönelik gerekli görülen idari
düzenlemelerin yapılabileceği tabiidir.Bir diğer tereddüde düşülen konu ise mal ve hizmet alımlarında müşteri
ile ödemeyi yapan kart sahibinin farklı kişi olması durumunda ceza kesilip
kesilmeyeceğine yöneliktir.
Mal teslimi veya hizmet ifası yapılan müşteri ile ödemeyi yapan kart
sahibinin farklı kişiler olması hususu düzenleme kapsamında cezaya tabi
fiiller arasında sayılmamaktadır. Bir başka anlatımla, madde
uygulamasında ödemeyi yapan kart sahibinin kim olduğunun bir önemi
bulunmamaktadır. Bu nedenle ödeme yaparken başkasının kredi kartını
kullanmaktan dolayı özel usulsüzlük cezası uygulanması gibi bir durum
söz konusu değildir.