Uyuşmazlıkların yargıya intikalinden önce çözümlenmesine ilişkin yöntemlerden biri olan arabuluculuk tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de her geçen gün daha fazla uygulama alanı bulmaktadır. Bu gelişmeler tüm bireylerin bu konuda daha fazla bilgi sahibi olmasını gerektirmektedir.
PEKİ NEDİR BU ARABULUCULUK?
Arabuluculuk, aralarında davaya konu olmuş veya olabilecek bir uyuşmazlık olan kişilerin meseleyi bir arabulucu eşliğinde karşılıklı olarak müzakere ederek çözüme kavuşturdukları bir süreçtir.
Arabulucu, uyuşmazlık yaşayan tarafları bir araya getirerek onların birbirlerini dinlemelerini, anlamaları sağlayan adeta köprü gören tarafsız ve bağımsız üçüncü kişidir. Arabulucu taraflara eşit mesafede yaklaşan üçüncü bir kişi olmakla birlikte, bir karar merci değildir. Değinmek gerekirse, sadece Adalet Bakanlığı tarafından tutulan arabulucular siciline kayıtlı kişiler arabuluculuk faaliyeti yürütebilirler. Arabuluculukta, taraflar aralarındaki ihtilafa çözümü bizzat kendileri bulacaktır. Arabulucu tarafların kendi çözümlerini kendilerinin bulmalarına yardımcı olur. Arabulucu bu yönüyle uzlaşmacı diyalog kültürünün gelişmesine ve yerleşmesine yardımcı olmaktadır.
ARABULUCULUK YARGILAMA MIDIR?
Arabuluculuk delil ve belgeye dayalı bir yargılama değildir. Arabulucu da yargılama faaliyeti yapmaz ve taraflar adına karar vermez. Çünkü arabuluculuğun asıl amacı, iletişimsizliği gidermektir. Arabuluculukta, arabulucu tarafları bir araya getirir, çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştirir. Hatta bu süreçte tarafların çözüm üretemediklerinin ortaya çıkması hâlinde on¬lara çözüm önerisi de getirebilir. Ancak son söz yine taraflarındır.
HANGİ DAVALARDA ARABULUCUYA GİTMEK ZORUNLUDUR?
Hukuki uyuşmazlıklarda arabulucuya başvurup başvurmama serbesttir. Ancak bu genel kurala, kanunla bazı istisnalar getirilmiş ve zorunlu arabuluculuk gibi çok önemli bir kavram hukuk dünyamıza girmiştir.
7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile birlikte 01.01.2018 tarihinden itibaren “bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle” açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir. Diğer bir ifadeyle bu tür işçi-işveren uyuşmazlıklarında mahkeme öncelikli olarak arabulucuya başvurmuş olma koşulunu arayacaktır.
İşçi tarafından talep edilebilecek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, eşitliğe aykırılık tazminatı, sendikal tazminat, mobbing tazminatı, ücret, prim, ikramiye, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ve benzeri işçilik alacaklarının söz konusu olması halinde dava açılmadan önce arabulucuya gidilmesi gerekmektedir.
Yine 7155 sayılı Abonelik Sözleşmelerinden Kaynaklanan Para Alacaklarına İlişkin Takibin Başlatılması Usulü Hakkında Kanunla 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A maddesi ile ticari davalarda, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması 01.01.2019 tarihi itibariyle dava şartı haline getirilmiştir.
Bunun anlamı, bu tür uyuşmazlıklar söz konusu olduğunda, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmasının zorunlu olmasıdır. Diğer bir ifadeyle dava açmak isteyen taraf, önce arabuluculuk adı verilen süreci tamamlamak yani dava açmadan önce karşı tarafla arasındaki husumeti bir arabulucu önünde son kez görüşmek zorundadır. Bu görüşmelere dair tutulacak olan son tutanak ile ancak süreç olumsuz olarak tamamlandıktan sonra başvurucu taraf davasını açabilecektir. Ticari uyuşmazlıklar bakımından da arabuluculuğa başvurunun dava şartı haline getirilmesiyle, zorunlu arabuluculuk geniş bir uygulama alanı bulmuştur.
Bahsedilen zorunlu haller dışında ise taraflar üzerinde tasarruf edebilecekleri yani sulh olabilecekleri her türlü özel hukuk uyuşmazlığıyla ilgili ihtiyari arabuluculuk yoluna başvurabilmektedirler. Örneğin, kredi sözleşmeleri, alım satım sözleşmeleri, eser sözleşmeleri, işçi alacakları, kira uyuşmazlıkları, tüketici uyuşmazlıkları, deniz ticareti ve sigorta uyuşmazlıkları, marka-patent uyuşmazlıkları, boşanmadan sonraki mal paylaşım uyuşmazlıkları gibi uyuşmazlıkların çözümü için arabulucuya gidilebilmektedir.
ARABULUCULUĞUN AVANTAJLARI VAR MIDIR?
Vurgulanmalıdır ki, arabuluculuk Türk Yargı Sisteminin en önemli sorunlarından biri olan yargının iş yükünün azaltılmasını sağlayacaktır. Davaların uzun sürüyor olması uyuşmazlığın taraflarını mağdur ettiği gibi, mahkemelerin de iş yükünü arttırmaktadır. Öte yandan arabuluculuk görüşmeleri ile çoğunlukla 1 günde hatta birkaç saatte sonuca ulaşılmaktadır. Bir diğer yönü ise yargıya nazaran çok daha ekonomik olmasıdır. Arabuluculuğu bir başka tercih sebebi de gizliliğin esas olmasıdır. Arabuluculukta “bu masada konuşulan bu masada kalır” ilkesi hâkimdir. Yargı yolunda bir kazanan bir de kaybeden olmak zorundadır ve başka alternatifi yoktur. Ancak arabuluculukta KAZAN-KAZAN prensibi geçerlidir. Masadan her iki taraf da kazanarak kalkabilecektir. Arabuluculuğa “dostane çözüm yöntemi” de denilebilir. Arabuluculuk taraflara bir çözüm dayatmaz, tarafların iradesi dışında bir çözüm arabuluculuk masasından çıkamaz. Tarafların arabuluculuk yoluyla uyuşmazlıklarının çözümlenememesi durumunda mahkemeye başvuru hakları da devam etmektedir. Arabuluculuk yolu ile uyuşmazlıkların çözümünün hızlı olması, yargılama giderleri ile kıyaslandığında daha ekonomik olması, taraflar arasındaki anlaşmanın gizli kalması, emsal oluşturmaması, tarafların uzlaşma kültürü içerisinde sonuca varması, işçinin işverenini referans olarak gösterebilmesi, işverenin de uzlaşmacı tavır sergilemesi ve yargı yükünün hafifletilmesi, kontrolün taraflarda olması, taraflar arasındaki ilişkilerin korunması gibi diğer faydalarından da burada bahsedebiliriz.
Görüleceği üzere arabuluculuk, yapısında hoşgörü ve uzlaşı kültürü bulunan toplumumuzda çok çabuk karşılık bulmuş, başarılı sonuçlar elde edilmeye başlanmıştır. Toplumsal barışın sağlandığı, uzlaşı kültürünün hâkim olduğu, kavgaların yaşanmadığı bir toplum olmamız ve paylaştığım bu bilgilerin Karamanlı siz değerli hemşehrilerime faydalı olması temennisi ile saygılar sunarım…
Berat KUŞ
Avukat-Arabulucu